GÜNDEM

Kılıçdaroğlu: "Onu partiden ayıracağım"

Abone Ol

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Yerel Yönetimler Marmara Bölge Toplantısı'na başkanlık etti. Kılıçdaroğlu, "Farklı görüşler ortaya atılabilir ama kongre biter seçimler biter el ele omuz omuza sahaya çıkmak durumundayız. Kim, kongrelerden sonra parti aleyhine konuşursa partiyi televizyonlarda tartışılır hale getirirse kimse kusura bakmasın onu partiden ayıracağım" dedi. Kılıçdaroğlu, 31 Mart 2024 yerel seçimleri için de "Biz İstanbul'un, İzmir'in, Mersin'in, Antalya'nın, Muğla'nın, Adana'nın, Eskişehir'in, Ankara'nın, Aydın'ın, Tekirdağ'ın, Hatay'ın büyük başarılar sağladığını biliyoruz. Kocaeli'yi dahil edeceğiz, Balıkesir'i dahil edeceğiz, Manisa'yı dahil edeceğiz, Bursa'yı dahil edeceğiz. Hiç kimsenin endişesi olmasın. Çalışarak ve yaptıklarımızı geniş kitlelere anlatarak bu başarıları elde edeceğiz" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bugün Kocaeli’nde düzenlenen CHP Yerel Yönetimler Marmara Bölge Toplantısı'nda konuştu. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“HER ŞEYE BİR KİŞİNİN KARAR VERMESİNDEN SONRA TÜRKİYE SORUNLAR YUMAĞI

Sorunları çözmenin yolu; birlikte oturup konuşmak, işin uzmanlarıyla oturup konuşmak, sağlıklı çözümler üretmek ve o çözümleri hayata geçirmektir. Sağlıklı işleyen demokrasilerde bunun yolu siyasi partilerden geçiyor. Siyasi partiler, parlamento da görev yaparlar. Her birisinin sorunlara yaklaşımı farklı olabilir ama sonuçta bu sorunlar bir şekliyle çözülür. Demokrasinin olmadığı bir yerde sorunlar çözülemez. Bunun en belirgin örneği Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir. Rejimin değişmesinden sonra, güçlerin birleşmesinden sonra ve her şeye bir kişinin karar vermesinden sonra Türkiye bir sorunlar yumağı içine sürüklenmiştir. Sığınmacı olayı dahil, yabancı askerlerin buraya davet edilmesi dahil, uyuşturucu olayı dahil. Böyle bir tabloyu Türkiye kendi tarihinde hiç görmemişti. İlk kez böyle bir tarihle böyle bir tabloyla karşı karşıya geldik.

"CHP'Lİ BELEDİYELER GELDİ, YARDIMLAR 4-5 KAT ARTTI"

'CHP'li belediyeler gelirse bütün yardımlar kesilir' diye büyük propagandalar yapılıyordu ama tam tersi oldu. CHP’li belediyeler geldi bırakın yardımların kesilmesini dört, beş kat yardımlar arttı. Bizim belediyelerimizin olduğu yerde hiçbir çocuk yatağa aç girmez. Çünkü halktan yana halk için çalışır. Bizim belediyelerimizin olduğu yerlerde herkesi kucaklayan ayrımcılık yapmayan, 'bana oy verdi, vermedi' diye insanları ötekileştirmeyen bir anlayış egemendir. Bu bizim temel görevlerimizden birisidir.

“KOCAELİ'Yİ DAHİL EDECEĞİZ, BALIKESİR'İ, MANİSA'YI, BURSA'YI DAHİL EDECEĞİZ”

Her şeyin ilkini ve güzelini yapmak bize nasip oldu. Bundan sonra da yeni ilkler ve güzellikler yine olacaktır. Biz İstanbul'un, İzmir'in, Mersin'in, Antalya'nın, Muğla'nın, Adana'nın, Eskişehir'in, Ankara'nın, Aydın'ın, Tekirdağ'ın, Hatay'ın büyük başarılar sağladığını biliyoruz. Kocaeli'yi dahil edeceğiz, Balıkesir'i dahil edeceğiz, Manisa'yı dahil edeceğiz, Bursa'yı dahil edeceğiz. Hiç kimsenin endişesi olmasın. Çalışarak ve yaptıklarımızı geniş kitlelere anlatarak bu başarıları elde edeceğiz. En çok halk CHP'li belediyelerin olduğu yerlere gelmek ister. CHP'li belediyelerin olduğu yerlerde huzur vardır. CHP'li belediyelerin olduğu yerlerde ağaç vardır, doğaya saygı vardır, insanlara saygı vardır. AK Parti'nin çektiği reklam filmlerinin büyük bir kısmı da CHP'li belediyelerin olduğu yerdedir. Denizli'yi de alacağız.

“DELEGE SİSTEMİNİ KALDIRACAĞIZ”

Delege sisteminden hepiniz şikayet ediyorsunuz. Delege sistemini kaldıracağız. Çünkü delege sistemi ciddi çatışmalara, çekişmelere yol açıyor sonra bu kalıcı hale geliyor ve bir sürü sorun yaratıyor. 'Üyeler gelsinler seçsinler' diyeceğiz, delege sistemini kaldıracağız. İç denetim mekanizması oluşturacağız. Yani eskiden CHP kurulurken parti müfettişleri vardı ve onlar giderlerdi illeri gezerlerdi, raporlar düzenlenirdi hem örgütü denetler hem halkın nabzını tutar o raporlar gelirdi. Bunu tüzüğe geçireceğiz, tüzükte parti denetçileri ya da parti müfettişleri olacak bunlar örgütü denetleyecekler. Bunun bir kendimiz açısından büyük önemi var iki; artık Anayasa Mahkemesi partinin hesaplarını denetliyor şimdi ağır ağır taşra denetimi de başlayacak. Partinin bu bağlamda da defterlerini tutması, belgelerini saklaması buna uygun bir muhasebe tutması da zorunlu hale geliyor.

"DÜZENLİ AİDAT ÖDEYENLER KENDİ MİLLETVEKİLLERİNİ KENDİ BELEDİYE BAŞKANLARINI KENDİ İL BAŞKANLARINI SEÇECEK"

Düzenli aidat ödeyenler kendi milletvekillerini kendi belediye başkanlarını kendi il başkanlarını seçecek. Partiyle aidiyeti olanlar her ay aidatını yatırıyorsan o zaman mesele yok gel milletvekilini seç. Ama 5 bin kişiyi birden üye yapıp ondan sonra gel milletvekilini seç dediğimiz zaman mesele başka yerlere sapıyor. Partiyle güçlü aidiyetin yolu aidatını ödüyorsa mesele yok. Bunun bütün altyapı hazırlıklarını bir dönem yaptık. Cep telefonu üzerinden aidat ödemek mümkün, kredi kartı üzerinden aidat ödemek mümkün yani illa il başkanlığına, ilçe başkanlığına gidip makbuz kesmek şart değil. Biz bütün bunların altyapısını yaptık ama o dönem kurultay reddettiği için hayata geçiremedik. Bunu bir daha getireceğiz. Ön seçim istiyorsanız ve gerçekten sağlıklı bir ön seçim istiyorsanız düzenli aidatını ödeyen üyeler gelsin kendi milletvekilini seçsin, belediye meclis üyesini seçsin, il genel meclis üyesini seçsin bir sorunumuz yok. Oyunu en fazla artıran 5 il Parti Meclisi’nde yer alacak.

“ÖNCÜLÜĞÜNÜ BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ YAPIYOR”

Yüz yıllık bir geleneğimiz var. 100 yıllık bir partinin geçmişte elde ettiği bütün başarıları üzerine yenileri katarak geleceğe taşıması lazım. Bunun şu anda öncülüğünü belediye başkanlarımız yapıyor. Bütün baskılara rağmen bütün engellemelere rağmen şikayet etmelerini istemedim. Şikayet değil; engelleri aşıp başarıya imza atmak. Sağ olsunlar onlar da engelleri aşıp başarıya imza atmaya çalışıyorlar. Hepsine yürekten teşekkür ediyorum. Bizlerin yüklendiği tarihi sorumluluk çok fazla, yeniden ayağa kalkıp yeniden mücadele etmek zorundayız. Bu mücadele sıradan bir mücadele değil. Bizim için değil bu mücadele ülke için geleceğimiz için çocuklarımız için evlatlarımız için bu mücadeleyi yapmak zorundayız.

"KİMSE KUSURA BAKMASIN ONU PARTİDEN AYIRACAĞIM"

Kongrelerimiz yapılıyor gayet güzel, tartışmalar oluyor gayet güzel. Biz demokrasiyiz zaten, demokrasiyi getiren bir partiyiz. Farklı görüşler ortaya atılabilir ama kongre biter seçimler biter el ele omuz omuza sahaya çıkmak durumundayız. Kim, kongrelerden sonra parti aleyhine konuşursa partiyi televizyonlarda tartışılır hale getirirse kimse kusura bakmasın onu partiden ayıracağım. Çok açık çok net söylüyorum. Tartışma eyvallah başımın üstüne. AK Parti olağanüstü kurultay yaptı kimsenin haberi bile olmadı. Orada bir kişi var zaten o talimatı veriyor mesele bitiyor. Herkesi o seçiyor. Babalar gitti yerine oğulları geldi. Yeni birisi geldi zannetmeyin. Biz öyle bir parti değiliz. Demokrasi kültürünü içselleştiren bir partiyiz. Tartışmalarımız elbette olacak, tartışmalar bir zaaf değil canlılık işaretidir, bir aydınlanma işaretidir. Tartışmalar olur, o tartışmalardan sonra kürsülere çıkarız elimizi tekrar kaldırırız hep beraber alanlara iner ve vatandaşın sorunlarını çözmek için var gücümüzle çalışırız. CHP olmazsa Türkiye Cumhuriyeti'ne asla demokrasi gelmez. İktidar sahiplerinin önündeki en büyük engel şu anda Cumhuriyet Halk Partisi'dir. "