Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kazım Esen, Dünya Sağlık Örgütü'nün ilan ettiği Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında meme kanserine karşı kadınları uyardı. Esen, "Buradan bütün kadınlarımıza tavsiyem 40 yaşından sonra yılda bir defa meme ile ilgili bir doktora muayeneye gitmeleri. Hiçbir şikayetleri yoksa bile 2 yılda bir mamografi yaptırmaları bizim için çok önemli. Bu hastalıkta erken teşhiste tedavi çok mümkün" dedi.

Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Esen, kadınlarda en çok görülen kanser türlerinin başında gelen meme kanserine karşı erken teşhisin önemine dikkat çekerek kadınları uyardı.

"KADINLAR DÜZENLİ OLARAK TETKİKLERİNİ YAPTIRMALI"

Kadınlarda meme kanserinin diğer kanser türlerine oranla görülme sıklığının yüzde 11,7 olduğunu belirten Esen, şunları söyledi:

"Özellikle 40 yaşını geçmiş kadınlarımızın her yıl düzenli olarak teşhis ve tetkiklerini yaptırmalarını tavsiye ediyoruz çünkü kadınların risk grubunda oldukları unsurlar var. Bunları özetlersek değiştirebileceğimiz riskler ve değiştiremeyeceğimiz risk grupları vardır. Özellikle kadınlarımızın hareketsiz yaşantısı, obezite olmaları, sigara ve alkol kullanımı ve birçok faktörler etkiliyken, yine aynı zamanda kadınların geç evlenmeleri, geç çocuk sahibi olmaları, çocuk emzirmemeleri gibi birçok faktör kadında meme kanseri riskini artırır ama bu riskler önlenebilir faktörler arasına girmektedir. Bir de önlenemeyecek elimizde olmayan riskleri taşıyan kadınlar vardır. Kadın olmak meme kanseri için en önemli risk nedenlerinden bir tanesidir."

"40 YAŞINI GEÇTİKTEN SONRA MEME KANSERİ RİSKİ ARTAR"

Erkeklerde ise meme kanserinin kadınlara oranla daya düşük oranda görüldüğünü kaydeden Op. Dr. Esen, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"40 yaşını geçtikten sonra meme kanseri riski her yaşta artmaya başlar. Göğüs kafesine herhangi bir nedenle radyoterapi dediğimiz ışın tedavisi almak, bir göğsünde kanser varken diğer göğüste kanser riski olasılığını daha da çok artırırken, erken adet görmeye başlayan kadınlar, geç menepoza giren kadınlar, sıkı bir meme dokusuna sahip olan kadınlar ve özellikle en önemli risk faktörü aile fertlerinde meme kanseri olanlar, maalesef iki kat daha meme kanseri yakalanma riski taşıyan gruplar arasına girer. Bu risk faktörlerini erken teşhis etmek ve tanımak çok önemlidir. Bu noktada kadınların ayda 1 defa kendi kendilerini muayene etmelerini öneriyoruz. Buradan bütün kadınlarımıza tavsiyem 40 yaşından sonra yılda bir defa meme ile ilgili bir doktora muayeneye gitmeleri. Hiçbir şikayetleri yoksa bile 2 yılda bir mamografi yaptırmaları bizim için çok önemli. Bu hastalıkta erken teşhiste tedavi çok mümkün.

"AĞRIMAYAN KİTLELER MEME KANSERİNDE DAHA BÜYÜK RİSK"

Aile içerisindeki meme kanseri olmuş kişi hangi yaşta meme kanserine yakalandıysa, ondan 5 yıl önce erken teşhis yaptırması, kontrollerine gelmesi gerekmektedir. Erken teşhis ve tedavide yüzde 90 başarı oranı artıyor. Bu hastalıkta en çok göğüs dokusunda ağrısız sert kitle ve yumuşak yumru şeklinde şikayetlerle hastalık fark ediliyor. Bazı hastalarımız daha önce göğüs ve çevrelerinde meydana gelen bu kitlelerde ağrı hissetmedikleri için önemsemiyorlar. Onun için kontrollere ve muayenelere çok geç geliyorlar. Aslında bu çok korkutucu bir durum çünkü ağrımayan kitleler meme kanserinde daha büyük risk oluşturur."

"MEME KANSERİ KONUSUNDA BİLİNÇLİ OLMAYA DAVET EDİYORUM"

Meme kanserinin sağlıklı beslenme, spor, sigara ve alkolden uzak bir yaşam ve düzenli kontrollerle önlenebileceğini söyleyen Esen, erken teşhisle birlikte hastaların meme kanserinde normal yaşantılarına hızlı şekilde döndüğünü de belirterek, "Memenin tamamını almadan sadece kitlenin olduğu kısmın alınarak ve koltuk altı temizlenerek ve ardından radyoterapi ve ışın tedavisi ile kemoterapi tedavisi ile hastalarımız başarılı bir şekilde tedavi edilmekte ve uzun yıllar sağlıcakla yaşayabilmektedirler. Kadınlarımızı, meme kanseri konusunda bilinçli olmaya davet ediyorum. Uzun ve sağlıklı bir yaşam diliyorum" diye konuştu.