Enflasyonla mücadele etmek için akşam pazarından alışveriş yapan vatandaşların mikrofon tuttuk. Daha önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a oy verdiğini söyleyen 52 yaşındaki emekli Ahmet Yıldız, "En son seçimde sayın Cumhurbaşkanımıza göğsümüzü gere gere oy verdik. Niye? Bizden dedik. Bizden olan bizi düşünmezse bizi kim düşünecek? Biz yerel seçimde ders verdiğimize inanıyoruz. Ama verdiğimiz sinyali, verdiğimiz mesajı almayanlar almıyorsa biz daha ne yapabiliriz?" diye konuştu. TÜİK'in enflasyon verilerine inanmadığını söyleyen emekli bir kadın ise "O TÜİK gelsin de şurayı gezsin. Bir de bizi düşünsün, bir de bu insanları düşünsün" dedi.
Ankara'da her gün birçok semtte aynı anda semt pazarı kuruluyor. ANKA Haber Ajansı muhabiri, Yenimahalle Şentepe Kapalı Pazaryeri'ne giderek vatandaşlara hayat pahalılığını, TÜİK'in enflasyon verilerini inanıp inanmadıklarını sordu. Pazarın kapanmasına yakın pazarcıların bazı sebzelerin fiyatlarını yarı fiyatına indirdiğini ve vatandaşların daha çok ilgi gösterdiği görüldü. Bazı pazarcılar da elinde kalan ürünleri poşetleyerek vatandaşlara ücretsiz verdi.
"O TÜİK GELSİN DE ŞURAYI GEZSİN"
Eşinin emekli olduğunu söyleyen bir kadın, "Alışveriş yaptınız mı?" sorusuna, "Eskiden 1 milyonla geliyorduk, çantaları dolduruyorduk. Şimdi döküntüleri arıyor millet. Yarım kilo, yarım kilo alıyoruz. Şuraya 200-300 lira para verdim" yanıtını verdi. "O TÜİK gelsin de şurayı gezsin" diyen kadın, "İnsanların bir ev kirası olmuş 20 bin lira. Ne kadar asgari ücret? Bir de bizi düşünsün, bir de bu insanları düşünsün. Emekliye verilen zammı duydunuz değil mi? Emekli ölsün diye düşünüyor. Cukkasını dolduruyorlar, hırsızlık yapıyorlar" dedi.
Başka bir emekli kadın da, "TÜİK’in verilerine güvenmiyorum. Emekliyim, geçinemiyorum. 12 bin lira emekli parası veriyor zammıyla beraber. Geçin diyor. Nasıl geçineceğiz bilmiyorum. Alışveriş yapamadım. Ucuz bir şey bulur muyuz diye bakıyoruz" diye konuştu.
15 bin lira emekli maaşı aldığını söyleyen kadın ise "Enflasyon çok kötü, hayat pahalı. Emekli maaşını zor yetiştiriyoruz" ifadesini kullandı.
"YA KARDEŞİM SEN VATANDAŞI APTAL YERİNE Mİ KOYUYORSUN?"
Daha önce AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a oy verdiğini söyleyen 52 yaşındaki emekli Ahmet Yıldız, şöyle konuştu:
"Bizim şu anda bizi yönetenleri seçen yüzde 80 kesim olarak en büyük ızdırabımız bizi yönetenlerin sabit gelirli insanların ızdırabını görmemesi bizi kahrediyor. Bu noktada bizi yönetenler Cumhurbaşkanı’nı yönlendiren danışmanlarının mutlak suretle alt tabakada asgari ücretliyi, düşük maaşlı emekliyi ve sabit gelirli insanlarının ızdırabını duyduğuna inanmıyoruz. Şurada etiketlere bakın 50 liranın altında hiçbir şeyi göremiyorsunuz. Burada da ister istemez sabit gelirli insanlar istediğini yiyemiyor, istediğini alamıyor."
TÜİK'in enflasyon verilerini de değerlendiren Yıldız, şunları kaydetti:
"En büyük sıkıntı TÜİK’in açıkladığı aylık 6 bin lira kira. İnsanlarla dalga geçiliyor. Gecekonduyu 6 bin liraya bile bulamazken sen TÜİK olarak milletle niye dalga geçiyorsun? Milletle niye alay ediyorsun? Temmuz’da aylık enflasyon yüzde 3 diyorsunuz. Peki, Eylül’e gelince ne çıkacak? Peki, TÜİK ne gösterecek? Sen şimdi işçiye, emekliye, memura vermemek için enflasyonu düşük gösteriyorsun. Ya kardeşim sen vatandaşı aptal yerine mi koyuyorsun?
Vatandaşın elinde 5 senelik mühür var. Biz Cumhurbaşkanı bizden diyerek onu seçtik. Belediyelerde ders vermeye çalıştık. Ama bunu halen gören yok. Cumhurbaşkanı ve bizi yönetenler niye alt tabakanın sesini duymuyor, çektiği ızdırabı görmüyor? Bu nereye kadar gidecek."
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in "dezenflasyon süreci başladı" açıklamasını hatırlatan Ahmet Yıldız, "Nerede görülmüş dezenflasyon? Bana düştüğünü gösterebilir misiniz? Her geçen gün nereye giderseniz gidin cebinizdeki paranın, alım gücünün düştüğünü görüyorsunuz. Siz söylemle dezenflasyonla vatandaşı kandıramazsınız" dedi.
"YEREL SEÇİMDE VERDİĞİMİZ MESAJI ALMIYORLARSA BİZ DAHA NE YAPABİLİRİZ?"
"Bana göre insanlarımızın altı yaşamsal gayeleri elinden alındı" diyen Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ev alma olayı elinden alındı, iyi bir yerde kirada oturma hakkı elinden alındı, çocuğuna adam gibi düğün yapma hakkı elinden alındı, iyi bir arabaya binme hakkı elinden alındı, gurbette çocuğunu okutma hakkı elinden alındı, evindeki eşyayı değiştirme hakkı elinden alındı. Bizi yönetenler bunu görmüyor mu? Alt tabakanın ve sabit gelirli insanların feryadı neden duyulmuyor? Bu insanlara daha ‘kemer sık’, ‘kemer sık’ deniliyor."
Kur Korumalı Mevduat (KKM) nedeniyle TCMB'nin 833 milyar TL zarar ettiğini hatırlatan Yıldız, "Peki bunlar vatandaşa verilemezken, sen zengini daha zengin yapıyorsun. Sen niye alt tabakanın sesini duymuyorsun. Alt tabaka ne yapacak? Burada vatandaş en ucuzu domatesi buluyum diye uğraşıyor, en ucuz salatığı buluyum diye uğraşıyor. Niye biz tarım ülkesiyken vatandaş neden bunun ızdarıbını çekmek zorunda kalıyor" diye sordu.
Ahmet Yıldız, "En son seçimde sayın Cumhurbaşkanımıza gönlümüzü gere gere oy verdik. Niye? Bizden dedik. Bizden olan bizi düşünmezse bizi kim düşünecek? Biz yerel seçimde ders verdiğimize inanıyoruz. Ama verdiğimiz sinyali, verdiğimiz mesajı almayanlar almıyorsa biz daha ne yapabiliriz?" diyerek sözlerini tamamladı.